İstiklal marşının yazarı Mehmet Akif Ersoy’un çocukları ve torunlarının yaşadıklarını bilmek istiyor musunuz? Okuyun ibreti alem için..
Tabi okurken Fesli Kadir mısıroğlu’nu da unutmayın..nedense fesli bir türlü rahmetli Mehmet Akif ersoy’u sevmez.. hatta zaman zaman ona küfür eder.. Mehmet Akif Ersoy ne sözde Atatürkçü geçinen ne de yeni Osmanlıcılara yaranamamıştır.. Mısır’da sürgün hayatı yaşarken yurda dönmüş ve sefalet işçinde hastalıklı bir şekilde 27 Aralık 1936 tarihinde 63 yaşındayken bu dünyadan göç etmiştir.. Ömründe bir kuruş çalmadan çırpmadan ve yetim hakkı yemeden son nefesini vermiştir..
Mehmet Akif Ersoy 1914 yılından sonra sık sık Mısır’a gidip gelirdi ama 1925’ten sonra üç kızını(Suat,feride,cemile) Türkiye‘de bırakıp Karısı İsmet hanım ,iki oğlu Emin ve Tahiri de alarak Mısır’a gitmiş ve 1936’ya kadar dönmemiştir.. kimisi sürgün edildiğini kimisi de Mehmet Âkif’in kendisinin gittiğini söylemektedir.. Doğrusu;Mehmet Akif sanki bir vatan hainiymiş gibi arkasına gizli bir hafiye ile takip ettirilmesini, emekli maaşının verilmemesini hazmedememiş ve mısır’a gitmiş ve dönmemiştir..2011 yılında yazmış olduğu istiklal marşının 90. yılı nedeniyle Mehmet Akif Ersoy yılı ilan edilmiş ve törenlerle anılmıştır..
Gerisini Sunay Akından dinleyelim
“Yıl 1962.. Cağaloğlu’ndaki bir köşe yazarının odasına üstü başı bakımsız, kirli sakallı biri girer. Adını söyledikten sonra yazardan kendisine yardım etmesini ister. Köşe yazarı, karşısındakinin içler acısı durumundan büyük üzüntü duyar. Cüzdanını çıkararak istediği kadar alması için adama uzatır. O da uygun bir miktar para alarak iki büklüm gözden kaybolur. Birkaç ay sonra tek sütunluk bir gazete haber köşe yazarının gözüne çarpar.. Haberde, İstanbul sokaklarında, bir çöp bidonunun yanında bulunan bir cesetten söz edilmektedir. Fotoğrafa dikkatle bakar, bu, para istemek için kendisine gelen adamdan başkası değildir.. Emin Ersoy’dur.. Mehmet Akif Ersoy’un oğlu Emin Ersoy ! Açlıktan mı , uyuşturucu kullanımı veya alkol komasından mı öldü bilinmez.
Yıl 2000 Üsküdar Belediyesi, emekli maaşıyla geçinmeye çalışırken hastalanan, zor ve bakımsız günlerin ardından karaciğer ve böbrek yetmezliğiyle kadıköy’de bir hastaneye kaldırılan ve orada gözlerini hayata kapayan bir adamın cenazesi ortada kalmasın diye tüm masrafları karşılar.O unutulan insan, Tahir Ersoy’dur .Mehmet Akif Ersoy’un diğer oğlu !..
Yıl 1991.. Beyoğlu’nda bir evin kiracıları, kirayı ödeyemedikleri için sokağa atılırlar.. Onlar, Mehmet Akif Ersoy’un kızı Suat ersoy(Argon) ve torunlarıdır !..” daha sonra olayı duyan merhum Turgut Özal aileye sahip çıkarak onlara halkalıda kalacakları bir yer tahsis eder..Suat Ersoy,Tahir Ersoy’un ölümünden yaklaşık 1,5 ay önce hayatını kaybeder..
İşte sizlere, “İstiklal Marşı” için devletin verdiği para ödülünü almayan, ticarete alet olmasın diye de, “İstiklal Marşı”nı kitabına almayan Mehmet Akif Ersoy’un Türk milletine emanet ettiği çocuklarının yaşamlarından kahredici bir kesit..
1950 li yıllarda merhum Adnan Menderes döneminde örtülü ödenekten habire yiyen Necip Fazıl ve İstanbul büyükşehir belediyesi’nden “ Osmanlılar ilim ve irfan Yayma vakfı” adı altında maddi destek!!! alan, Fesli Kadir Mısıroğlu’na ve şimdilerde ve geçmişte devletin malını çalarak çırparak götürenlere duyurulur…