Hacamat ve Hacamatçılar

16.05.2013

Türkiye öyle cennet bir ülke ki sorma gitsin…Toprağı altın, bitkileri şifa, işini bilen her türlü sorunu çözebilen, doktorların tedavi edemediği hastaları ayağa kaldıran ve tedavi edebilen yapı ve yeteneğe sahip halkı olan bir ülke… Allaha şükür ki Psikiyatristlerin çözemediği sorunları bile bir muska ile çözebilen yetenekte insanlarımız var… Ot ve bitkilerle derman dağıtan Marankilerimiz, Ömer Coşkun, Mustafa Eraslanlarımız var… Onların sayesinde tedavi olamayan hasta kalmadı… Karaciğer, böbrek-damar tıkanıklığı, bağırsak rahatsızlığı gibi organ yakınmaları olanlara verilen otlar ve sular bazen diğer organlara ters etki yapabiliyor.. Örneğin mide kanseri için verilen içeriği ve formülü bilinmeyen su böbrek yetmezliği yapabiliyor veya akciğer hastalığını tedavi için verilen ne idüğü belli olmayan karışım karaciğeri bozabiliyor veya kanamalara neden olabiliyor. Olsun.. Olacak tabi.. Önemli olan esas hastalığına iyi geliyor mu? Siz ona bakın…

Ot ve bitkilerden başka başımıza bir de Hacamatçılar çıktı… Kurultay bile yapabilen bu işini bilen insanlar, Allaha şükür halkı güzel tokatlamaya başladılar… Onlara dur diyecek bir merci de yok… Hacamat nedir? Ne amaçla yapılır? İnternete girip bilgi edinirseniz bu her derde, her ağrıya deva olan işin yaptırılmasının gerekli olduğu kanaatine sahip olursunuz ve hemen hacamatçı aramaya başlarsınız… Üstelik bu her derde deva, dolaşımı artırıyor, bağırsakların çalışmasını düzenliyor, kemik iliğinin çalışmasını artırıyor, sinir bozukluklarını düzeltiyor… Nelere derman olmuyor ki mübarek?…  Bu işlemin Sünnet olduğunu bu nedenle de yapılmasının sevap olacağını da devamlı söylemeyi de ihmal etmiyorlar… Ayıptır.. Bari bu dolandırıcılığınızda Peygamber efendimizi ve İslamiyet’i kullanmayın… Sevgili Peygamberimiz(s.a.v.) sağlığında bu işlemi yaptırmış olabilir de.. Doğrudur da.. Ama Peygamber efendimiz bu gün yaşamış olsaydı bu tıp bilgisi ortamında bunun yapılmasını önerir miydi.? Peygamber Efendimiz döneminde at ve deve vardı… Ahali bunlara biniyordu.. Bir yasaklama da yoktu.. O zaman uçak yoktu ve Peygamber efendimiz hiç uçağa binmemişti… Şimdi uçağa binenler sünnet olmayan bir şeyi yapmış olmuyor mu..? Peygamber efendimiz döneminde diş temizliği için Misvak kullanılırdı.. O dönemde diş fırçası ve diş macunu olsaydı Peygamber efendimiz kullanmaz mıydı.? Lütfen biraz edepli olalım.. Halkın sağlığı ile oynamayalım… Vücudunun bazı yerlerini kestiğiniz ve kan emdiğiniz kişilere başta Hepatit-C, Hepatit-B olmak üzere birçok virüs ve mikro organizmayla bulaşmalarına sebep oluyorsunuz.. Siz sterilizasyon, asepsi, antisepsi, dezenfeksiyon gibi kavramların ne olduğunu biliyor musunuz.? Mikropların ve virüslerin dış ortamda kaç dakika kaç saat veya kaç gün canlı kalabildiklerini biliyor musunuz..? Nasıl bulaştıklarını ve bulaşma önlemlerinin ne olduğu size anlatıldı mı.? Hangi sağlık okulunu bitirdiniz… Şimdi size internette hacamat nasıl yapılır ve yararları nelerdir yazısını kopyalayacağım ve üzerinde açıklamalar yapacağım;

HACAMAT

” Bir kimse ayın onyedi, ondokuz ve yirmibirinde hacamat olursa her dertten şifa bulur. ” E. Davud Tıp H. 3861; Tirmizi Tıp H. 2051” Sıcaklar şiddetlenince, kan aldırmak suretiyle yardım isteyin.Zira kan yoğunlaşır da adamı hasta eder, hatta öldürür. ” (Râmûz el-Hadîs’ten)

Herhangi bir hastalıktan kurtulmak yada sağlığı korumak için vücudun belli bölgelerinden kan alma işlemine hacamat denir. Tıkanıklıkların ve en fazla zararlı maddelerin toplandığı belli bölgelerdeki ince damar ve kılcal damarlardan kan alınır.

Peygamberimizin tavsiye ettiği ve bizzat uyguladığı sünnetlerindendir.

Ameller niyetlere göre değer kazanır. Sünnete uymak niyetiyle ve bize emanet olan vücudumuzun sağlığına kavuşması için yaptırdığımız hacamat bir ibadet değeri taşır. Çünkü ibadetlerimizi ve diğer görevlerimizi ancak sağlıklı bir bedenle tam olarak yerine getirebiliriz.

Peygamberimiz (s.a.v.)’in yaptığı ve yapılmasını tavsiye ettiği işlerin şüphesiz bir anlamı ve hikmeti vardır. Onun hayatı bizim için örnektir: “Andolsun Allah’ın Resulu’nde sizin için Allah’ı ve ahireti arzu eden ve Allah’ı çok anan kimseler için (uyulacak) en güzel bir örnek vardır” (el-Ahzâb 33/21).

Hz. Enes radiyallahu anh anlatiyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam boynunun iki tarafindaki damarlari ile iki omuzun arasindaki damardan hacamat olurdu.” Ebu Davud, Tibb 4, (3860); Tirmizi, Tibb 12, (2052); Ibnu Mace, Tibb 21, (3483).

” Miraçta ; Ya Muhammed ( s.a.v ) ümmetine kan aldırmalarını emret. Kan aldırmada sizin için şifa vardır ” demeyen bir meleğe rastlamadım .” Tirmizi, Tibb 12, (2054).

” Aç karnına hacamat daha iyidir, aklı ve hafızayı ziyade eder. Bunda şifa ve bereket vardır. Tok karnına hacamat olmak derttir.”

” Hacamat olunuz, Cebrail (a.s.) bana o kadar tavsiye etti ki, mutklaka gerekli olduğunu düşündüm.”

” En iyi ilaç şunlardır; Ağızdan içilen ilaç, buruna çekilen damla, yürümek, kan aldırmak ve sülük takmak.”

” Tedavi olduğunuz şeylerin en hayırlısı hacamattır.” Buhâri, Tıb 13; Müslim, Musakat 62, 63; Ebû Dâvûd Nikâh 26, Tıb 3).

” Hacamat bütün hastalıklara şifadır.”

Zamanımızda kadın, erkek ve çocukların büyük çoğunluğu, doğal olmayan suni, hormonlu, genetiği oynanmış yapay besinlerle beslenmektedirler. Dışarıdan aldığımız gıdalarda bolca tuz, şeker, doğal olmayan yağ ve çeşitli katkı maddeleri vardır. Bu besinleri tüketen insanlar için hacamat büyük bir ihtiyaçtır.

Yine peygamberimiz üç şeyde şifa vardır. Bal şerbeti içmekte kan aldırmakta ve kızgın bir aletle dağlama yaptırmakta. Fakat ben dağlama yaptırmayı sevmem.” buyurmuşlardır. Buhari Tıp 7/12, İ. Mace Tıp H. 3491, Müsned 1/246

HACAMATIN FAYDALARI NELERDİR?

1-Hacamatla kılcal damarlardaki tıkanıklıklar açılır. Vücudumuzda biriken pis kanı dışarı atmamızı sağlar.

2-Kandaki ve dokulardaki gaz ve toksinleri dışarı atarak, damarlardaki kan akımını canlandırır. Kan fazlalığından kurtarır.

3-Dokuların beslenmesini, kan üretiminin artmasını, sertliklerin ve ödemlerin kaybolmasını sağlar.

4-Kan üretimiyle görevli organları (kemik iliği, karaciğer, dalak) uyarır. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, vücuda direnç kazandırır.

5-Hastalıkları önler, ağrıları giderir. Kansızlık, bel tutulması, boyun tutulması, eklem ağrıları, baş ağrıları, kireçlenme, dalak, karaciğer hastalıkları, enfeksiyonlar, sinirsel, psikolojik olan hastalıkların tedavisinde, iç kanamayı durdurmada büyük yarar sağlar.

6-İdrarı söktürür, kabızlığı giderir, hayız kanının normal gelmesini sağlar, cild hastalıklarına şifa olur.

7-Baş ağrısı, baş dönmesi, yüksek tansiyona iyi gelir.

8-Varis, basur, idrar yolları ve böbrek hastalıklarına, hormon bozukluğuna iyi gelir.

9-Karın ağrısına, adet düzensizliğine, prostata, akciğer, kalp, pankreas ve safra kesesi hastalıklarına şifadır.

10-Çocuklarda sinir, huysuzluk, uyku düzensizliği, asabiyete iyi gelir.

11-Saça, göze ve göz kapağı rahatsızlıklarına, diş, diş eti ve burun rahatsızlıklarına faydalıdır.

12-Vücudun çeşitli bölgelerine uygulanan hacamatın, türlü türlü şifası vardır.

13-Hasta olanlara şifa bulmak için, sağlıklı olanlara sıhhatlerinin devamı için hacamat gereklidir.

HACAMAT NASIL YAPILIR?

Hacamat ehil kişiler tarafından, ayın belirli günlerine göre uygulanır. Yapacak kişi bu işin eğitimini almış, sağlıklı, ehil ve temiz çalışan biri olmalıdır. Hastalıklar hakkında bilgisi olmalı, hastalara uygulanacak yöntemi iyi bilmelidir.

Deri hafifçe bir neşter ile çizilir ve üzerine ağzı geniş bir cam kupa (eskiden bu işlem için boynuz kullanılırmış) kapatılarak emici gücün etkisi oluşturulur ve kirli kan vücuttan çıkarılır. Bu yöntem vücudun değişik yerlerine uygulanılmakta ve hasta organa yakın yerler özellikle tercih edilmektedir. Örneğin peygamberimiz baş ağrısından dolayı alnının her iki yanından zehirlenmeden dolayı her iki omuz başı arasından topuğundaki bir incinmeden dolayı da ayağının üzerinden kan aldırmıştır.

HACAMAT NE ZAMAN YAPILIR?

Hicri ayın 17,19,21. günlerinde özellikle pazartesi,salı,perşembe günleri yaplır.Çünkü bu dönem,vücuttaki tüm hayati kuvvetlerin harekete geçtiği,tüm zararlı maddelere baş kaldırdığı zamandır.Acil durumlarda pazar günü de uygulanabilir.Çarşamba,cuma ve cumartesi günlerinde asla hacamat yapılmaz. Hastanın durumuna göre ayın diğer tek sayılı gecelerinde de yapılabilir.Saat olarak en iyi zaman ise,güneşin doğuşundan sonraki 2. ve 3. saatlerdir.

HACAMAT OLACAK KİŞİNİN DİKKAT ETMESİ GEREKEN HUSUSLAR

1- Kan aldıracak zamanı iyi kollamalıdır. Özellikle ilkbahar ve sonbaharda hacamat büyük yarar sağlar.

2-Kan aldıracak kişi yasak günlerde kan aldırmamalıdır.

3-Kanın sulanmasını sağlayacak ilaç, limon, kiraz vs. kullanmadan kan aldırılmalıdır.

4-Abdestsiz olarak ve adetli iken hacamat yaptırılmamalıdır.

5-Kan aldıracağı gün aç olmalıdır,oruç tutulması daha evladır.

6-Hacamat esnasında Ayetel Kürsi’yi okumak, bol bol salavat getirmek faydalıdır.

7-Hacamat esnasında boş konuşulmamalıdır.

8-Hacamattan sonra 2 saat yemek yenmemeli ve uyunmamalıdır.

9-Hacamat olduğu gün hayvansal gıda tüketilmemelidir.

10-Hacamat olduğu gün banyo yapılmamalıdır.

11-Hacamat olduktan sonra kesiklere dokunmadan kesiklerin kuruması beklenmelidir.

12-Kanı silmeye, antiseptik ilaç kullanmaya, merhem sürmeye ve bantlamaya gerek yoktur.

13-Kesikler üzerinde oluşan kabuklar kaldırılmamalı, yarayla oynanmamalıdır.

Evet hacamatla ilgili yazıları  okudunuz… Ayetlere, Kur’ana, Allah’a, Peygamberimize inanırız.. Gerçek sünneti seniyeye ve hadislere de inanırız.. O dönemde Tıp gelişmediğinden sağlık alanında yapılan uygulamalar bugün de aynen yapılacak demek değildir.. O zamanlar diş fırçası yoktu,misvak kullanılırdı, bugün diş fırçası kullanılmaktadır, o zamanlar uçak yoktu ulaşımda deve ve at binilirdi şimdi ise uçak kullanılmaktadır.. Peygamber efendimiz(s.a.v.) sağ olsaydı acaba bu yeniliklere karşı mı çıkardı, onları kullanmaz mıydı?

Hacamat nedir? Hacamat yukarıda sayılan etkilerin hepsini yapar mı? Asla böyle bir şey yoktur.. Sadece kesilen ve kanı akıtılan yerin çevresindeki birikmiş laktik asiti vücuttan atar, yani  vücuttaki metabolizma sonucu biriken ve ağrıya neden olan kirli kanın boşaltılmasını sağlar ki bu vücudun çok az bir kısmını kapsar.. Eskiden dolaşım yetmezliği olan bölgelere sülük takılarak bu işlem yapılırdı.. Yani bir çeşit sülük takma işlemidir diyebiliriz. Sülük bulamazsanız o bölgeye uygulanacak 10-15 dakikalık masaj aynı işlevi görür… Masajla o bölgedeki kılcal damarlar genişletilerek kan dolaşımı ve o bölgeye gelen kan miktarı artarak laktik asit ve metabolizma artıkları dolaşımla böbrekler yoluyla vücuttan atılır.. Veya fizik tedavi ile o bölge ısıtılarak kan dolaşımı artırılır ve aynı sonuç elde edilir… Demek ki Hacamat yerine kullanılabilecek bir sürü yardımcı tedavi metodu vardır… Ama hacamatçılar dini ve sünneti kullanarak sevap hacamat yöntemini savunurlar.. Savunmak zorundalar çünkü milleti bu yöntemle soyarak cepleri para doluyor.. Hacamatın organlarla, bağırsaklarla, kemik iliği ve tüm vücut sistemi ile hiç bir ilişkisi yoktur. Milleti kandırmak için uyduruk, gerçek dışı etkilerden bahsediyorlar..

Allah bu milleti akıllandırsın… Akıllandırsın ki belki bu fırsatçıların ve dolandırıcıların elinden kurtulurlar… Ama benim bu konuda pek umudum yok… Okumayan, sorgulamayan bir halk… İşin kolayına kaçarak şıhlara ve cemaat liderlerine biat ederek dünyasını geçiren bu yığın kitlesinden ne beklenebilir.. Aman siz düşünmeyin, okumayın, çalışmayın.. Sizin yerinize birileri düşünür ve okur… Siz cennetin kapısını aralayın, günah işlemeyin, namaz kılın, oruç tutun ama cebinizi doldurmayı ihmal etmeyin… Bu konuda İslami kurallara uymak zorunda değilsiniz… Kıyamet günü siz hesap vermeyeceksiniz.. Allah’ım sizleri ıslah eylesin..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir