Eskiden bir gazete köşesinde böyle bir bölüm vardı.Yanılmıyorsam Çetin Altan tarafından kullanılan bir köşeydi.Hala aynı köşe kullanılıyor mu bilmiyorum..Anlatacağım konuyu bu başlıkta daha iyi anlatacağımı düşünerek affınıza sığınarak onunla başlamak istedim..
Coronalı günler geçerken siyaset de ısınmaya devam ediyor.. Bir tarafta corona öbür tarafta ekonominin çarklarının işlemesi ve tabii ki olmazsa olmazı da siyaset.. Corona salgını nedeniyle sağlık bakanı ve bilim kurulunun tutarlı çalışmalarının nedeni ile kazanılan artı puan kısa sürede seçim yatırımı olarak kullanılabilir.. bunu eleştiri olarak algılamayın siyasetin gereği olarak her partinin düşüncesinin bu doğrultuda olabileceğini düşünmek lazım..
Geçen gün Habertürk’te bir siyaset programı yapıldı veya yaptırıldı..Oturumda İYİ Parti İstanbul milletvekili Yavuz Ağıralıoğlu vardı.. Vatan Partisi genel başkanı Doğu Perinçek de oturumdaydı. Programın başlangıcında sürekli olarak, Yavuz Ağıralioğlunun itirazından sonra da zaman zaman ekranda kalan bir yazı vardı ;”HDP li Önder : seçim öncesi ittifak için İYİ Parti bizden görüşme talep etmişti”.. İYİ Parti için biraz onur kırıcı ama şeytanın avukatlığını yapanlar için önemli bir yazıydı..ve o yazının orada olması gerekiyordu. Olsun kardeşim bunda gocunacak ne var diyebilirsiniz.. hayır sadece ne anlama geldiğini araştırmaya çalışıyorum..Bir gün önce konuşmalarında Sn cumhurbaşkanı “ Biz Cumhur İttifakını sağlamlaştırıyoruz ,hatta tabanı güçlendirerek büyütmek düşüncesindeyiz” dedi mi demedi mi; dedi .. peki bunun anlamı nedir?. İki anlamı vardır;
Birinci anlamı ;Her ne kadar MHP’ ile aramızda bazı SORUNLAR olsa bile bunu liderler arasında çözeriz, ayrıca başka partilerin bize katılımını da sağlarız..
İkinci anlamı ise;MHP’ ile aramızda bir sorun yok ama bir başka partiyi de bizim saflarımıza katarız.. Bu parti sizce kim olabilir? Vatan Partisi olabilir mi? hayır çünkü o onu destekliyor zaten.. CHP olabilir mi?hayır..HDP olabilir mi? Tatbiki hayır.. O zaman geriye İYİ parti kalıyor..Ve İYİ Parti üzerinde oynanması gerekiyor.. düşünülenin aksine bir durum olursa  AK PARTİ ve MHP’den de İYİ partiye oy kaymaması gerekiyor..Bu nedenle de bilerek veya bilmeyerek Sırrı Süreyya Önder’e de bir görev yükleniyor ve televizyonda manşetten bu yazının yazılması sağlanıyor. İyi partinin artık CHP ve HDP saflarında yer alması istenmiyor.. sorulması gereken şu;bunu iyi partiyi sevdikleri için mi yapıyorlar ?bilemem.. peki seçimi garantiye almak için mi yapıyorlar? Evet bu seçenek daha doğru duruyor.. aslında bu yazıyla sadece iyi parti yöneticilerine değil aynı zamanda partinin seçmenine de mesaj verilmek isteniyordu..Yaa gerçekten bu HDP tam Terörist ve illegal bir partiydi!!!!. Onun için onlarla birlikte yürünemezdi.. dolayısıyla seçmenin cumhur ittifakını desteklemesi ve ona kayması gerekiyordu..
İYİ Parti İstanbul milletvekili Yavuz Ağıralioğlu TV ekranında devamlı tutulan bu yazıya itiraz ederek güzel bir cevap verdi;” Bizim partide HDP ile seçim ittifakınana girecek veya bunu teklif edecek şerefsiz ve sütü bozuklar yoktur” Ve yazının kaldırılmasını istedi.. program yöneticisi tarafından yazı kaldırılmayarak alt kısmına ” İYİ Parti milletvekili Yavuz Ağıralioğlu bu görüşe katılmıyor” şeklinde İbare koymakla yetindiler.
Dün akşam CNN Türk’te yine benzer bir program vardı.. Ve benzer bir konuyu tartışıyordular.. demekki seçim ve siyaset için düğmeye basılmıştı..
Peki gerçekten bu HDP kandilden PKK’nın yönettiği bir parti mi? Evet,bunu bilmeyen de yok.. peki o zaman neden TBMM de bulunuyor .. neden gerekli yasal işlemler yapılmıyor? Neden onların maaşlarını Türk millet ödüyor? Neden seçim öncesi onlara da seçim yardımı yapılıyor? Sakın bana kimse parti kapatmanın doğru bir şey olmadığı için bunu yapıyoruz demesin.. hem terörüst parti diyeceksin hem de mecliste grubu olacak ve grup başkan vekilliği ile orada konuşmalar yapacaklar. Orada konuşmalarına müsade edeceksiniz.. Ama doğu ve güneydoğu Anadolu’da kazandıkları belediye başkanlıklarına kayyum atayarak elinden alacaksınız!!! Gerekçe olarakta kandil’de PKK’yla sıkı ilişkileri var ve vatandaştan topladıkları parayı onlara veriyorlar.. Buda doğru.. peki milletvekili olarak onlara vermiş olduğun maaş ve seçim öncesi parayı da PKK’ya vermiyorlar mı? Bunu niye önlemiyorsunuz.?
Eğer bu parti legal bir parti ise ve Kürt seçmeninin siyasi olarak haklarını savunuyorsa buna hiç kimsenin diyeceği bir şey yok.. Ama askerimizi,polisimizi ve korucumuzu şehit eden terör saldırıları yapan PKK’nın yönettiği bir parti olduğunu biliyorsanız gereğini de yapacaksınız; kimse maval okumasın.. sadece parti kapatmadan söz etmiyoruz.. diğer kanuni işlemlerin hepsinin yapılması gerekiyor.. efendim parti kapatmak çare değil , evet doğru yenisini kuruyorlar..devamlı cinayeti işleyen bir adamı hapishaneden her seferinde af ederek dışarı salarsan adam öldürmeye devam eder.. olaya bu mantık ve çerçeveden bakmamız gerekiyor.. Feto terör örgütünün yaptıklarından sonra başta yöneticilerimiz olmak üzere Türkiye’nin bir kısmı idamın yeniden geri gelmesi gerektiğini söylemedi mi? O zaman PKK törer örgütü‘ne ve onun idare ettiğini bildiğimiz HDP’ye de bu gözle bakmak zorundayız..PKK nın desteklediği ve yönettiği HDP mecliste konuştuğu zaman demokrasi; aynı partinin Doğu ve güneydoğu Anadolu’da kazandığı belediyelerin PKK ile işbirliği yaptığı gerekçesiyle görevden alınmalarını nasıl izah edebiliriz? Burada sanki bir çelişki varmış gibi gözüküyor..
Parti karşımda dursun, neler yaptığını millete göstereyim, üstesinden de sadece benim geleceğimi millet anlasın; oylar da bana gelsin mantığıyla bakmamak lazım. Doğu ve güneydoğu‘daki belediyelere kayyum atadım mı olay tamam.. elbette teröristlerle işbirliği yaptığı zaman o belediyelere kayyum atanması lazım.. seçimden hemen sonra belediye başkanlığını kazanan aday PKK’lıdır gerekçesiyle kayyum da atanmıştı.. Bu biraz kafa karıştırıyor; yani en azından yüksek Seçim kurulu bunun adaylığını kabul etmemesi gerekiyordu diye düşünüyorum ..
Şeytanın dediğini gördüm;siz isterseniz şeytanın avukatlığını yaptığımı söyleyin.. amacımız bu ülkenin bölünmesi parçalanması değil;seçimle gelen yönetimlerin daha iyi şeyler yapması için doğruları veya doğru bildiklerimizi söylemektir.. demokrasilerde farklı görüş ve düşüncelere ihtiyaç vardır.. bizim yazımız bu amaçtan öteye gidemez.